Gençlere değer katacak içeriklere Google Haberler'den abone olmak ister misiniz?.Google Haberlere Abone Ol. Gençliğe değer katma arzusuyla..
Dandanakan Savaşı, 1040 yılında Selçukoğulları’nın Selçuklu Devleti olarak anılmasına yol açacak ve Gazneliler’in bölge ve iktidar gücünü yitirmesine neden olacak olan savaş olarak tarihe geçmiştir. Gazneliler’in sultanı I. Mesud ve Selçukluların sultanı Tuğrul Bey (I.Tuğrul) arasında gerçekleşen Dandanakan Savaşı günümüzde Horasan yakınlarındaki Dandanakan bölgesinde gerçekleşmiştir.
Selçukluların Bölgedeki Durumu
Selçuk Gazi’nin Oğuz Yabguluğun’dan ayrılarak özerk bir yapı kurması ile torunları Çağrı ve Tuğrul Beyler Maveraünehir bölgesinde yaşayan başta Kınık boyu olmak üzere çeşitli Türk boylarını hâkimiyetleri altına aldılar. Bu hâkimiyet sürecinde Karahanlılar ve Gaznelilerle farklı ittifak ve rekabet içerisinde bulundular. Karahanlılar’a karşı Gaznelileri, Gazneliler’e karşı Karahanlılar’ı tuttular. Bu denge siyaseti 1037 yılında son buldu.
Tuğrul Bey’in hükümdarlık iddiası ile Büyük Selçuklu Devleti resmi olarak tarih sahnesine çıktı. Arslan Yabgu ve Çağrı Bey’in de çeşitli komutanlık ve emirlik görevlerini üstlenmesi ile devlet 3 koldan yayılım gösterdi. 1037-1038 savaş mevsiminde, güçlenen Selçukoğulları’nı durdurmak amacıyla Sultan Mesud Gazne ordusunu toparladı. 2 yıl boyunca süren ufak çaplı kuşatma ve muharebelerin ardından, 1040 yılına gelindiğinde Tuğrul ve Çağrı Beyler savaş divanını toplayarak üzerlerine gelen Gazne hükümdarı I. Mesud’u durdurmak ve devletlerinin sınırlarını büyütmek amacıyla Dandanakan mevzilerinde savaş hazırlığına başladılar.
Özetle Dandanakan Savaşı taraflarından Selçuklular savaş öncesinde savunan taraf konumundaydı. Lakin henüz yerleşik bir hayata geçemeyen Selçuklular bünyesinde barındırdığı Türkmen Atlı geleneğinin ürünü olarak savunma savaşı için pozisyon almamış sürekli Sultan Mesud ’un ordusunu yıpratmıştır.
Vur-kaç taktiği olarak bilinen Türkmen Atlı geleneği Gazne Devletinin ordusunu savaşa başlamadan yormayı başarmıştır. Bu da aslında Dandanakan Savaşı öncesinde saldırı pozisyonunda bulunan Gazneliler’i fiili olarak savunma pozisyonuna itmiştir. Böylece savaş başlamadan psikolojik üstünlük Selçuklu Devletine geçmiştir.
Gaznelilerin Bölgedeki Durumu
11.Yüzyılın başında tahta geçen Sultan Mahmud döneminde en parlak dönemini yaşayan Gazneliler Türk, Hint, Arap ve Fars karşımı bir kültür harmanından geçmişlerdir. 1040’lı yıllara gelirken devlet Türkmen kimliğini neredeyse tamamen kaybetmiştir. Bu bağlamda yerleşiklik ve dış baskılar devletin iç dinamiklerini yitirmesine neden olmuştur. Özellikle Selçuklular ve Karahanlıların baskısı devletin egemenliğini kısıtlamıştır.
Sultan Mesud tahta geçtiğinde bu durumu göz ardı etmemiş, önce askeri ardından da siyasi yapılanmaya gidilmiştir. Selçuklu tehlikesini bertaraf etmek isteyen Gazneliler, 1040 yılında meydana gelecek Dandanakan Savaşı ile bu amacına ulaşamayacaktır. Dandanakan Savaşı sonucunda zayıflayan Gazneliler siyasi olarak tutunmayı başarmıştır. 12. Yüzyılın sonlarına kadar Afganistan bölgesinde hüküm sürmeyi başarmışlardır. 1180’li yılların başında Gurlular ve artan Türkmen akınları sonucunda Gazneli Devleti tarih sahnesinden çekildi. Lakin 1040 yılına geri döndüğümüzde Dandanakan Savaşı öncesinde Selçuklulardan çok daha büyük bir güce sahip olan Gazneliler bu gücü doğru kullanamamıştır.
Dandanakan Savaşı Öncesi Ordu Durumları
Sayıların Orta Çağ anlatılarının ortak özelliği olarak haddinden fazla abartıldığı savaşlar vardır. Bu anlatıların amacı mağlubiyeti yahut galibiyeti perçinlemek, rakibi aşağılamak ve olayı iyice destanlaştırmaktır. Savaşları bu bağlamda incelemek daha doğru olacaktır. Lakin Dandanakan Savaşı bu konulardan biraz daha farklıdır. Savaşın konumu, literatürdeki yeri ve sonucu göz önüne alındığında savaşın taraflarının sayıları anlatılardan çok da farklı değildir.
Özetle Gazneli Devleti ordusu ortalama 45.000 atlı ve süvari, 25.000 kadar piyade ve 10.000 kadar okçu piyadeden teşekkül kurulmuştur. Savaşın amacı Selçuklu egemenliği bulunan toprakları ele geçirmek ve Nişabur’a yürümek olduğu için Sultan Mesud ortalama 80.000 kadar asker ile yola çıkmıştır. Lakin Dandanakan Savaşı için orduların kurulacağı Dandanakan Kalesi yakınlarına gelindiğinde Mesud’un ordusu 65.000-75.000 asker sayısına çoktan düşmüştür. Bunun başlıca sebebi Selçuklu ordusunun Gazne ordusunun geçeceği yerleri yakması, su kaynaklarını kesmesi ve sürekli akınlarla yıpratmasıdır. Henüz nihai bir savaş yapılmadan Gazne ordusunun bu kadar kan kaybetmesi ve savaşa neredeyse aç, susuz girilmesi ordunun moralini etkilemiştir.
Diğer taraftan Selçuklu ordusu ise Sultan Mesud’un geçeceği yerleri tespit etmiş ve ona göre hazırlığını yapmıştır. Tuğrul Bey savaşın başlangıcını olabildiğince uzatmış, yüksek dar bir mevzi seçmiş ve ordusunu doğru konumlandırmayı başarmıştır. Ama diğer taraftan da ortalama 70.000’lik Gazne ordusunun karşısına 35.000 kadar çoğu düzensiz ve atlı ordu anca çıkarabilmiştir. Sayı dezavantajını moral ve stratejik konum ile kapatmaya çalışan Tuğrul Bey 24 Mayıs günü ordusuna sahte bir hücum emri vererek savaşı Selçuklu için resmen başlattı.
Anlaşılması gereken konu Dandanakan Savaşı Gazneli Mesud için Selçuklunun ilk saldırısı olan 22 Mayıs günü başlamıştı, işte Gazne ordusu bu saldırıyı gerçek bir saldırı sandığı için 2 gün boyunca savaş pozisyonunda ve uykusuz geçirmiştir. Oysa savaş 24 Mayıs günü başlayacaktır. Bu sayede rakibine karşı her anlamda üstünlüğü alan Tuğrul Bey Dandanakan Kalesi’ne doğru hareket eden Mesud’u gafil avlamıştır.
Dandanakan Savaşı
24 Mayıs 1040 günü Dandanakan Savaşı başlamış, Gazne ordusunun Dandanakan Kalesine ulaşmasını engellemek amacıyla Selçuklu akınları artmıştı, sayı avantajını kullanan Gazneliler kayıp vererek kaleye çekilmeyi başardılar. Dandanakan Kalesi sık bir uğrak bölgesi olmadığından ve Gazne kontrolü bu bölgede tamamen sağlanmadığından Sultan Mesud kalede kalmayı reddederek Hindistan sınırına yakın bölgedeki vahaya hareket etti. Selçuklu ordusu ise takibi sürdürerek Gazne ordusunu dağıtmayı başardı.
Sayıları dört yüze yakın Gazne Saray Gulamı, bu sırada Gazne ordusundan ayrılarak Selçukluların safına geçmiştir. Bu taraf değişikliğinin ardından morali iyice çöken Gazne ordusu kısa süre içerisinde ağır bir yenilgi ile savaş meydanından ayrıldı. Sultan Mesud ise savaş meydanında her şeyi bırakarak az sayıda atlısıyla kaçmak zorunda kaldı. Gazneliler açısından büyük umutlar ile başlayan Dandanakan Savaşı Selçukoğullarının Büyük Selçuklu Devletine dönüşmesine neden olmuştur. Savaşta ortalama 5000 Selçuklu askeri ile birlikte 15.000 e yakın Gazne askeri ölmüştür. Gaznelilerin bu kan kaybı Sultan Mesud’a pahalıya patlayacaktır. 1041 yılında Gazneliler tarafından yakalanarak hapsedildi ve hanedan kavgasında öldürüldü. Diğer tarafta Tuğrul Bey I. Tuğrul olarak anılmaya başlandı. Çağrı Bey ise Horasan Valisi oldu.
Savaşın Sonuçları
Dandanakan Savaşı sonunda Horasan civar bölgeleri Büyük Selçuklu Devletine katıldı. Çağrı Bey Horasan Valisi, Tuğrul Bey ise Horasan Emiri oldu. Selçuklu Devleti resmi ve fiili olarak tarih sahnesine çıktı. Gazneliler ise büyük bir karışıklılık ile mücadele etmeye başladı. İslam sancağının taşıyıcılığı Abbasi ve Selçuklu arasında paylaşıldı. Gazneli egemenliğinde bulunan Türkmen aşiretleri Selçukluya katıldı.
Özetle Horasan, Afganistan, Maveraünehir ve Güney Hazar bölgesi Selçuklu Devletinin egemenlik sahası oldu. İlerleyen zamanlarda Baluçistan, Kuzey İran ve Anadolu coğrafyasına ulaşacak Büyük Selçuklu sınırları çizilmeye başlandı. Nüfus ve asker gücü arttı. Gazne tarafında ise, devlet buhrana girdi. Ekonomik, askeri ve siyasi gücünü kaybetmeye başladı. Büyük Selçuklunun zayıflamaya başladığı 12. Yüzyılın başlarına kadar Selçuklunun altında kaldı.
Türk nüfusunu büyük ölçüde kaybetmesi ise devletin Türkmen kimliğinden tamamen kopmasına neden oldu. Afganistan ve Pakistan bölgesinde az sayıda kalan Türkmen nüfusu ise bölge halkı nezdinde azınlık konumuna geçti.
Savaşın Mirası
Miras yalnızca kazanım yolu ile elde edilmez. Her ne kadar biz olumlu olayları miras olarak alsak da, olumsuz ve kayıp niteliği taşıyan olaylarda miras olarak bırakılabilir. Bunun en büyük örneği, Osmanlı’nın 19. Yüzyıldaki olumsuz mirasını 1 asır boyunca taşımamızdır. Bu bağlamda Dandanakan Savaşı hem Selçuklulara hem Gaznelilere büyük bir miras bıraktı. Selçuklulara, Horasan ile birlikte bilimin kapılarını açmış böylece ilerleyen nesillerde İsfahan ve Kazvinde bilim insanları yetiştirilmeye başlanmıştır.
Ayrıca Bağdat-İsfahan hattı uzun yıllar İslam’ın Aydınlık Çağını temsil etmiştir. Gazneliler ise büyük bir bilim yuvasını kaybederek Karanlığa gömülmüştür. Türk Tarihinin ilk büyük eserlerinde payı olan Gazneliler bu gücü bu mirası taşıyamamıştır. Diğer taraftan Gazneliler Afganistan ve Fergana bölgesinde bir Türk Devleti mirası bırakmıştır. Gazneliler, Timurlular, Özbekler, Babürlüler ve Safeviler bu geleneği 18. Yüzyıla kadar sürdürmüştür.
İran’ın Sol tarafı Anadolu Selçuklu-Osmanlı-Memluk sağ tarafı ise Timur-Özbek-Babür egemenliğine ayrılmıştır. Bu bağlamda Hem İran’ın batısında hem doğusunda hâkimiyet kuran tek Türk Devleti ise Safeviler olmuştur.
Değerlendirme
1040 yılında meydana gelen Dandanakan Savaşı üzerinden neredeyse 1000 yıl geçmiştir. Bu denli uzun bir süre önce meydana gelen savaşın dolaylı yoldan etkileri hala o bölgelerde hissedilmektedir. Bunun başlıca sebebi bu savaşın bir devleti yıkıma bir devleti doğuma sürüklemesidir. Selçuklular dünya tarihine bu savaş ile geçmiştir.
Dandanakan Savaşı, Malazgirt Savaşı ve Miryokefalon Savaşı gibi tarihin en kritik 3 savaşını veren Selçukoğullarının bizim için ne denli önemli bir tarih barındırdığını göstermektedir. Dandanakan Savaşı sebepleri bakımından Gaznelilerin haklı bir saldırı iddiasında olduğunu gösterir. Lakin sonuçları açısından Gazneliler için büyük bir yıkım oluşturmuştur
İlginizi Çekebilir: Versay Antlaşması’nın Tarihi ve Maddeleri
İçerik hizmetlerimiz için iletişime geç!. Gençliğin gücüyle firmalara değer katma arzusuyla..