Gençlere değer katacak içeriklere Google Haberler'den abone olmak ister misiniz?.Google Haberlere Abone Ol. Gençliğe değer katma arzusuyla..
Disiplinlere bakıldığında gücün farklı kavramlara karşılık geldiğini görüyoruz. Güç, pozitif bilimlerde hareket sağlayan kuvvet, sosyal bilimlerde kişinin kolay olmayanı yapması anlamına gelmektedir. Toplum bilimlerinin alt dalı olan siyaset biliminde ise güç; başkaları üzerinde yasal zeminde istediğini yaptırabilme yetisidir. Uluslararası perspektiften baktığımızda gücün yasal zeminde uygulanabilirliği, insan hakları her zaman dikkate alınıyor demek değildir. Örneğin İsrail’in Filistin üzerinde gücü olduğunu söyleyebiliriz ancak insan haklarını göz önünde tuttuğunu söyleyemeyiz. Bu içerikte güç nedir’i açıklarken güç kavramının birey üzerinde ne derece etkili olduğundan, bireyin güce nasıl tepki verdiğinden, güç sahibinin nasıl bir tutum içinde olduğundan bahsedeceğiz.
Gücün Birey Üzerindeki Etkisi
Thomas Hobbes gücü “failin mefulün davranışlarını etkileme kabiliyeti” olarak açıklamaktadır. Karar veren kişi/lerin karardan etkilenenler üzerinde ikna edici bir unsura dayandırmak durumundadır. Yönetici isteğini yaptırabilmek ve hakimiyet kurabilmek için karizmatik özellik, toplumdaki yeri, uzmanlığı, bilgiye sahip olma ve bilgiyi engelleme kabiliyeti gibi dört unsuru vardır. Karizmatik güç nedir? Karizmatik güç bireyin doğuştan sahip olduğu, insanlar üzerinde herhangi bir zorlayıcı güç olmadan güvene dayalı, iletişim ve hitabet yetisini kullanarak uygulanan güçtür. Tarihe bakıldığında; Martin Luther King, Aliya İzzetbegoviç, Malcolm X, Mahatma Gandhi gibi siyasi liderler karizmatik güce örnek verilebilir. Güçlü lidere karşı hayranlık duyma, liderin amacını benimseme, birey üzerinde saygı ve sevgi temelli bir yaklaşım ortaya çıkardığı için lider karar verme ve kabul ettirme sürecinde kolaylık yaşamaktadır. Gücün ikinci unsuru, kişinin toplumdaki yeridir. Bireyin kendi kazanımları sonucu elde ettiği organizasyon içindeki rolüne ve yasalara bağlı olarak astlara gücünü kabul ettirebilmesidir. Trafik polisinin kurallara uymayanlara yaptırım uygulayabilmesi ve uymaları konusunda zorlayıcı güç oluşturmasına karşılık, muhatabın trafik polisinin direktiflerine uyma zorunluluğu pozisyonun gücüne örnektir. Sınıfta öğretmenin, mahkemede hakimin, şehirde valinin sözünün geçmesidir. Gücün üçüncü unsuru uzmanlık gücüdür. Liderin bilgili olup donanımıyla astlarını etkileyebilmesidir. Eskilerin “bilgi güçtür” tabiri ile ilişkilendirilebilir. Gücün dördüncü unsuru, bilgiyi elde etme ve kullanma gücüdür. Bu güç geçmişte bilgiye erişmede zorluk yaşayanların ve bilgiye erişen kişilere karşı duydukları saygıyı ifade etmektedir. Günümüzdeki mahiyeti ise; bilgiye erişen kişinin bilgiyi nerede ve nasıl kullandığıdır. Bürokratik toplantılarda kullanılan ifadelerin astları ve toplumu etkileyebilme gücüdür. Yukarıda liderin sözünü dinlettirebilmesi hangi unsurları kullanarak güce sahip olduğundan bahsettik.
Güç Kaynakları Nelerdir?
Peki gücün kaynağı nedir, gücü uygulayabilmek için hangi araçlara ihtiyaç vardır ve güç nasıl temellendirilir? Güç kaynaklarını; ödüllendirme, cezalandırma, ikna etme olarak üç başlıkta ele almaktayız. Ödüllendirme gücü; liderin astlarına istediği davranış biçiminde hareket etmelerini sağlamak için uyguladığı bir yöntemdir. Ast, liderin takdir ve beğenisini kazanmak için verilen göreve ya da istenilen davranış modeline uygun faaliyet içine girmektedir. Şirket bünyesinde çalışan beyaz veya mavi yakalı kimselerin terfi, zam almak için çabalamaları bu güç kaynağına örnek verilebilir. İkici güç kaynağı cezalandırmadır. Astların; liderin norm, istek, beklentilerine karşı uygun olmayan davranışları düzeltmek için kullandığı bir güç kaynağıdır. Terfi düşürme, disiplin cezaları, denetim, sıkı takip liderin astlar için uyguladığı kontrol mekanizmalarından bazılarıdır. Diğer güç kaynağı ise ikna etmedir. Bu güç nedir? Bu güç kaynağında önemli unsur iletişimdir. Liderin, astı yetenek ve kriterine uygun pozisyona yerleştirmesi, verimli bir çalışma düzeni oluşturması için önem arz etmektedir. İletişimi kuvvetli lider astını ve elbette çevresini etkileyerek vermek istediği mesajı rahatlıkla karşı tarafa yansıtabilir, yaptırmak istediği rol ve normları dikte edebilir. Adolf Hitler’in iktisadi ve sosyal kalkınmayı sağlayacağı üzerine verdiği vaatleri ve kendisinden başka alternatif olmadığı fikrini halka kabul ettirmesi buna örnek verilebilir. ABD’nin iç savaş yıllarında başkanlık yapan Abraham Lincoln’un, ırkçılığın, köleliğin hüküm sürdüğü coğrafyada köleliği kaldırma vaatleri vermesi ve kaldırması, ülkenin birlik bütünlüğünü sağlayabilmesi hitabet ile halkın güvenini alması ikna edici güç kaynağına örnektir.
Bireyin Güce Tepkisi
Yukarıda bahsedildiği üzere liderin yönetim mekanizmasını sağlayabilmesi için güç unsurları ve bu unsurları etkili kullanabilmesi için kaynaklar vardır. Peki bireye göre güç nedir? Lider bireyin, toplumun, astın, görevlinin vs. üzerindeki sorumluluk, vatandaşlık görevleri, emir-komuta bilincini oluşturmak ve eyleme geçirmesi gerekir. Peki karşı taraf liderin bu tutumuna nasıl karşılık verir, karşı tarafa göre güç nedir ve nasıl algılanır? Yönetici ve güç ilişkisi üzerine çalışan H. Kellman, yöneticinin astların davranışlarını etkilemeye yönelik uyguladığı güce karşı astların tepkisini üçe ayırmaktadır. Uyma, özdeşleşme ve benimseme davranışıdır. Uyma davranışı; yöneticilerin direktiflerine astların, işin sonunda ödül veya ceza olacağını kestirecek şekilde hareket etmeleridir. İkincisi özdeşleşme davranışıdır. İletişim kurarken hal, hareket, konuşma, giyim vb. unsurlar ile karşı tarafın beğenisini ve güvenini kazanmaktadır. Üçüncüsü benimseme davranışı; insanların isteklerini karşılayabilmek için kendisi ile aynı fikirde olan yöneticinin söz ve davranışlarını desteklemesidir. Temsili demokrasiyi buna örnek verebiliriz. Seçmen ideolojisine yakın hissettiği partiye, lidere oy kullanarak hem fikirlerini daha rahat ifade edebilme imkanı bulur hem de isteklerini yaptırabilme fırsatına daha fazla yaklaşmış hisseder.
Gücün birey üzerindeki etkisi, bireyin güce verdiği tepki başlıklarını demografik yapı, coğrafi ve psikolojik karakteristiklerden bağımsız ele aldık. Ancak araştırmalar gösteriyor ki demografik yapıda; cinsiyet, yaş, eğitim, meslek, gelir düzeyi, aile yapısının coğrafi karakteristikte; bölge ve nüfus yapısının psikolojik karakteristikte; ilgi alanları, ideoloji, hayat standartlarının gücün birey üzerinde etkisi vardır.
Demografik Yapıya Göre Güç Nedir, Nasıl Algılanır?
Cinsiyet-Güç İlişkisi
Geçmişten günümüze bakıldığında üst statülerin sahibi erkekler olmuştur. Toplum hiyerarşisinde kadınların statüsü ev hayatı ile sınırlı kalmış ya da öğretmen, hemşire, sekreter gibi mesleklere yakıştırılmışlardır. Daha eskilere gidildiğinde durum daha vahim olup bırakın kadınların yönetimde söz sahibi olmayı yöneticiyi seçerken bile söz hakları yoktur. Örneğin Antik Yunan’da kadın vatandaşlar köleler, göçmenler gibi ikinci sınıf muamele görmektedir. Cinsiyet- güç ilişkisinde eski dönemlerde erkeklerin yönetici kadınların emir altında olduğunu söylemek mümkündür. Mart 2020 yılında AB İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) açıkladığı verilere göre AB ülkelerinde 3 yöneticiden 1’i kadındır. Bu Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ortalama yüzde 37 oranındadır.
Yaş-Güç İlişkisi
Yönetici olmak için kriterlerden biri olan başarı, özveri ve tecrübe istemektedir. Tecrübeyi yaş ile doğru orantılı kabul eden kesim tarafından yaşı büyük olanın yönetimde söz sahibi olmak için ehil olduğu addedilir. Osmanlı Devleti’ndeki Ekber ve Erşed Sistemi buna örnektir. Diğer bir örnek; televizyon yayınlarında gündem değerlendirme, yorum programlarında olgun ve çoğunlukla erkek konuşmacılara yer verilmesidir. Bu durum göz önüne alındığında toplumdaki yaş ve cinsiyet normlarının değişmesi gerektiği aşikardır. Eğitim perspektifine göre güç nedir?
Eğitim-Güç İlişkisi
Eğitim düzeyinin yetenek, uzmanlık, bilgeliği etkilediği ve bu yetkinliğin yöneticinin güç kalibresini arttırdığı gözlemlenmiştir. Aliya İzzetbegoviç için “Bilge Kral” yakıştırması buna örnek verilebilir. Meslek, gelir düzeyine göre güç nedir?
Meslek, Gelir Düzeyi-Güç İlişkisi
Toplum tarafından yüksek statüde kabul edilen meslek gruplarına ve gelir düzeyi yüksek olan bireylere karşı rağbet ve itibar gösterilmesi sonucu bu gruba mensup kişilerin gücü elinde hissetme ve bunu lehine kullanmasıdır. Bölge ve Nüfus Yapısı baz alınarak güç nedir ve nasıl yorumlanır?
Bölge ve Nüfus Yapısı- Güç İlişkisi
Kırsal kesimlerdeki vatandaşların şehirdeki vatandaşlara oranla lidere bağımlılıklarından bahsedilebilir. Şehir merkezlerine yapılan yatırımların kırsal bölgelere göre daha fazla olmasına karşın şehirdeki vatandaşların hizmetten daha fazla yararlanması ve talebe göre hizmet edileceğinin farkında olması lider ile ilişkisinin yakın markajda olması lideri sorgulamayı beraberinde getirmektedir. Kırsal kesimde liderin sorgulanmasından ziyade lidere saygı daha ön plandadır. ( sorgulamak saygısızlık olarak algılanmamalı, kırsal nüfusun lidere erişimindeki zorluk, saygı davranışını beslemektedir.)
Sonuç
Yukarıda bahsedildiği üzere güç nedir? Basit anlamda bireyin karşı tarafa istediğini yaptırabilme yetisidir. Bunu ödüllendirme, cezalandırma, ikna etme gibi güç kaynaklarını kullanarak yapmaktadır.. Karizmatik özellik, toplumdaki yeri, uzmanlığı, bilgiye sahip olma ve bilgiyi engelleme kabiliyeti gibi güç unsurlarını kullanarak yapmaktadır. Gücün uygulandığı tarafın güce verdiği tepkiler bireyin ya da toplumun sahip olduğu demografik, coğrafi, psikolojik etkenler ile değişiklik göstermektedir. Bakıldığında güç, insan ve toplum ilişkilerini düzenleyen önemli bir organizasyondur.
İlginizi Çekebilir: Terapi Nedir? Psikolog, Psikiyatrist ve Psikiyatr Kime Denir?
İçerik hizmetlerimiz için iletişime geç!. Gençliğin gücüyle firmalara değer katma arzusuyla..