Gençlere değer katacak içeriklere Google Haberler'den abone olmak ister misiniz?.Google Haberlere Abone Ol. Gençliğe değer katma arzusuyla..
Merhabalar sizler bu yazımda konjonktür nedir, ekonomide neden ” konjonktür “kelimesi kullanılır ve önemi nedir den bahsedeceğim.
Konjonktür Nedir?
Konjonktür nedir? Bir ülkenin var olan ekonominin iyileşmesi ve kötüleşmesi konusunda göstermiş olduğu değişikliklerin bütünüdür. Her çeşit durumun ve de şartın ortaya çıkarmış olduğu sonuç olarak da tanımlanır. Konjonktür kelimesi Fransızca kökenlidir. TDK’ye göre konjonktür kelimesi anlamı
Konjonktür, her türlü durum ve şartın ortaya çıkardığı sonuçtur.
TDK
Sadece ekonomi ile ilgili olmayan bu kavram, sosyal ve politik alanlarda da istatistiklerden, olgulardan ya da nesnel durumlardan yararlanılıp olayların gelecekteki gelişimleri ile ilgili tahminleri olmaktadır.
Konjonktür Dalgaları Nelerdir?
Bir ülkenin ekonomisinde reel üretimlerin hacminde ortaya çıkmış olan inişler ve çıkışların oluşturmuş olduğu görünüme, konjonktür dalgaları denir. Ekonomide konjonktür dönemi genel olarak tepe, daralma, tip ve de genişleme olarak toplamda dört aşamadan oluşmaktadır.
Bu dalgalanmalar: canlanma, buhran, yükselme ve durgunluk aşamalarından oluşmaktadır. Yatırım, gelir, istihdam, üretim, para hacmi ve de tedavül hızı gibi bazı iktisadi göstergeler ile birlikte gecikmeler gösterip konjonktür dalgaları içinde bir yön değiştirecektir. Eğer konjonktür nedir öğrendiysek gelin konjonktür dalgalanmalarına birlikte bakalım..
Konjonktür Dalgalanmaları
İktisatçılar genellik olarak gayri safi milli hasılada yaklaşık olarak en az altı ay kadar süren azalmaları daralma ya da durgunluk olarak adlandırır iken çok daha fazla uzun süreli ve de çok daha şiddetli daralma dönemlerini ise ifade etmek için bunalım ya da depresyon deyimlerini kullanmaktadırlar.
Konjonktür Dalgalanmalarının Ekonomik Göstergeler İle İlişkisi
Günümüzde iktisatçılar bu dalgalanmaların daha sık sanayileşmiş ülkelerde meydana gelmekte olduğunu belirtmektedir.
Piyasanın bazı durumlarda çok fazla iyimser hava şekline sahip olması, yatırımların ve de istihdamın olağanüstü bir genişlik kazanması ile gelirlerin çok artması, para hacmiyle tedavül hızlarının çoğalması buna ek olarak hammadde ve de mamul fiyatlarının yükselmesiyle yükselme safhasının yaşanmış olduğu sonucuna varılmıştır. Bunlara karşı olarak yaratılmış stoklar eritilemediği zaman şiddetli bir buhran ve de arkasından gelen durgunluk dönemi yaşandığı da anlaşılmıştır. Bu dönemde ise yatırımların azaldığı, genelde istihdamın daraldığı, gelirlerin hep düştüğü, talep edilen stok fiyatlarının düştüğü gözlenmiştir.
Ardından aradan belli bir süre geçmesi ile piyasanın kendini toparlanması ve de canlanma hareketinin başlamasıyla düşük seviyelerdeki olan faaliyet hızının da yeniden yükselişe geçtiği görülmüştür.
Ekonomik Değişkenlerin Konjonktürel Davranışları
Eğer ekonomik değişken, toplam ekonomik faaliyetle aynı yönde değişiyorsa o değişken procyclical dir.
Aynı yönde değişmiyorsa countercylicaldir, eğer değişken konjonktür döneminde artış veya azalış göstermiyorsa o değişkene acyclical denir.
Makroekonomik değişkenlerin konjonktürel davranışlarının 2. Karakteristiği ise değişkenlerin dönme noktalarının (dip ve zirve), konjonktürün dönme noktalarına oranla zamanlamasıdır.
Eğer değişkenlerin dönme noktaları konjonktürden önce ortaya çıkıyorsa o değişkene öncü değişken denir. Sonra ortaya çıkıyorsa o değişkene gecikmeli değişken denir. Aynı zamanda gerçekleşiyorsa konjonktüre uyan değişken denir.
Kronolojik sıra olmak üzere: Keynesci, paracı, yeni klasik ve yeni keynesci konjonktür olarak sıralayabiliriz.
Konjoktür Teorileri
Konjonktür dalgalanmalarının temel faktörü yatırımlar ve sermaye birikimidir. Konjonktür teorileri ikiye ayrılır: “Toplam talebe ilişkin konjonktür teorileri ve “Reel konjonktür teorisi”.
Konjonktürel İlişkin Toplam Talep Teorileri
Keynesyen Konjonktür Teorisi
Ekonomik dalgalanmaların ardında yatan temel faktör bekleyişlerdeki değişkenlilerdir.Teorinin itici gücü gelecekteki satışlara ve kara ilişkin bekleyişlerdir.
Keynesyen teoride konjonktür mekanizmasının iki temel bileşeni vardır. Bunlardan ilki yatırımlardaki değişmenin yarattığı çarpan etkisidir. İkinci bileşeni ise toplam talepteki değişme karşısında toplam arzın gösterdiği tepkidir.
Monetarist Konjonktür Teorisi
Ekonomik dalgalanmaların ardında yatan temel faktör para arzındaki dalgalanmalardır. Monetarist Konjonktür Teorisi, Milton Friedman ve onu izleyen iktisatçılar tarafından geliştirilmiştir.
Bu teorideki Monetarist iktisatçılara göre itici güç para miktarının artış oranıdır. Hızlanarak artan para hızı ekonomide canlanmayı, gittikçe yavaşlayan parasal gelişme ise ekonomide durgunluğu beraberinde getirir. Para arzı artış oranının değişmesinin ardında yatan faktör ülke merkez bankası tarafından izlenen para politikasıdır.
Rasyonel Bekleyişler Kuramı’nın Konjonktür Teorisi
Dayandığı temel görüş parasal ücretin fiyatlara ilişkin rasyonel bekleyişler tarafından belirlenmesidir. Ekonomik konjonktürle ilgili olarak birbirinden oldukça farklı iki rasyonel bekleyiş yaklaşımı söz konusudur. Robert E. Lucas tarafından geliştirilen Yeni Klasik Konjonktür.Teorisi’ne göre ekonomik dalgalanmaların nedeni toplam talepte beklenmeyen dalgalanmalardır. Rasyonel bekleyişleri esas alan bir diğen yaklaşım olan Yeni Keynesyen Konjonktür Teorisi’ne göre ekonomide yaşanan dalgalanmaların ardında yatan faktör ise toplam talepte ortaya çıkan beklenen ve beklenmeyen dalgalanmalardır.
Rasyonel bekleyişlere ilişkin konjonktür teorisini diğer konjonktür teorilerinden ayıran temel fark bu yaklaşımın konjonktürün itici gücü olarak toplam talepte ortaya çıkan beklenmeyen değişmeleri görmesidir
Reel Konjonktür Teorisi
Bu yeni teoriye göre ekonomik dalgalanmaların ardında yatan temel faktör verimlilikte ortaya çıkan tesadüfi dalgalanmalardır. Buna karşın verimlilikte gözlenen değişmelerin uluslararası alanda ortaya çıkan dengesizlikler, iklimde gözlenen dalgalanmalar ve doğal afetler gibi başka sebepleri de. Olabilir .Reel Konjonktür Teorisi’nin gelişimi genellikle Edward Prescott, Finn Kydland ve Charles Plosser gibi günümüz iktisatçılarına atfedilmektedir. Reel konjonktür teorisine göre itici güç teknolojik gelişmeler sonucu ortaya çıkan verimlilik artışıdır. Reel Konjonktür teorisi, pratiğe dair çözüm önerileri ve konjonktürel dalgalanmanın yapısal özellikleri hususundaki yeni açıklamaları bakımından konjonktür literatüründe önemli bir role sahiptir. Reel Konjonktür teorisi, iktisadi faaliyetlerde genişleme ve duraklamalara neden olan şoklar, bu şokların yayılması ve bu dalgalanmalar karşısında alınacak politika tedbirleri konularında konjonktür analizinde yeni bir dönem başlatmıştır.
Reel Konjonktür teorisi savunucuları, konjonktürel dalgalanmanın en önemli nedeninin teknolojik değişim oranındaki tesadüfi dalgalanmalar olduğunu belirtmiştir. Neo klasik yaklaşıma uygun araçların geliştirilmesiyle toplam ekonomik olguyu açıklama metodolojisine sahip Reel Konjonktür teorisine göre, dalgalanmayı oluşturan reel şoklar, yatırımı inşa süreci, tüketimin düzleştirilmesi ve dönemler arası emek ikamesi gibi mekanizmalarla ekonomiye yayılmaktadır.
Çalışma Kararı
Reel Konjonktür Teorisi’ne göre ekonomik birimler, ne zaman çalışacaklarına karar verirken basit bir fayda-maliyet analizi yaparlar. Bu analiz çerçevesinde bugün çalışmanın getirişi ile daha sonraki bir dönemde çalışmanın beklenen getirişini karşılaştırırlar.
Reel Gelir ve Fiyatlar
Verimlilikte meydana gelen azalma istihdamın ve yatırım talebinin azalmasına neden olmaktaydı. Ancak bildiğiniz gibi istihdamdaki azalma toplam arzı, yatırım talebindeki azalma da toplam talebi azalma yönünde değiştirecek faktörlerdir.
Para Miktarındaki Değişmeler
Konjonktürün ortaya çıkma sebebi reel faktörlerdir, nominal ve parasal faktörlerin konjonktür üzerine bir etkisi yoktur. Ekonomideki para miktarı değişirse toplam talep değişir, ancak üretim faktörlerinin kullanımı veya doğal gelir düzeyi gibi reel unsurlarda bir değişiklik olmaz.
Konjonktür Göstergeleri
Öncü Göstergeler
Reel gayri safi milli hasılada değişiklik ortaya çıkmadan değişim sergileyen makro büyüklüklerdir. Yapılan çeşitli çalışmalarda öncü göstergeler indeksin oluşturulması amacıyla kullanılan değişkenlerden bazıları şu şekilde sıralanabilir:
“İmalat sanayinde ortalama haftalık çalışma saati ‘İşsizlik sigortası için yapılan başvurular “Tüketim malları üretiminde verilen yeni siparişler “Ertelenmiş mal teslimleri “Kurulan yeni işletme sayısı “Makine ve teçhizat satın alınması için yapılan yeni siparişler “Alınan inşaat ruhsatları “Hisse senedi fiyat indeksi “Para arzı “Stoklardaki değişme *İşletme kredileri ve tüketici kredileri hacmindeki değişme
Eş Anlı Göstergeler
- Reel gayri safi milli hasıla ile aynı zamanda değişim sergileyen makro ekonomik değişkenlerdir.
- Eş anlı gösterge olarak kullanılabilecek makro ekonomik değişkenlerden bazıları şunlardır:
- “Tanım dışı sektörlerde ödenen ücretler “Kişisel gelir “Sanayi üretim indeksi *İmalat ve ticaret sektörlerindeki satış hacmi
Takipçi Göstergeler
Reel gayri safi milli hasılanın değişmesinden sonra değişiklik sergileyen makro ekonomik değişkenlerdir. Takipçi gösterge olarak kullanılan makro ekonomik değişkenlerden bazıları aşağıda verilmektedir:
* Ortalama işsizlik süresi * Birim işgücü maliyeti * Stokların satışlara oranı “Ticari kredi hacmi * Kredi faiz oranı * Ticari kredilerin kişisel gelire oranı
Bu yazımda sizlere konjonktür nedir, neden önemlidir ve ekonomide konjonktür kullanımından bahsettim. Umarım beğenirsiniz.
İlginizi Çekebilir: Okunması Gereken 10 Ekonomi Kitabı
İçerik hizmetlerimiz için iletişime geç!. Gençliğin gücüyle firmalara değer katma arzusuyla..