Gençlere değer katacak içeriklere Google Haberler'den abone olmak ister misiniz?.Google Haberlere Abone Ol. Gençliğe değer katma arzusuyla..
Tarih her zaman kahramanları göz önünde olan insanlardan seçmez. Yazımızda İsmail Hakkı Kaptan’a ve Bandırma Vapuru’na değinmeden olmaz. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü 9. Ordu Müfettişi olarak kurmayları ile birlikte İstanbul’dan Samsun’a getiren Bandırma Vapuru, Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yolda çok önemli bir görev yaptı.
Sizi sıkmayacağımı umuyorum, buyurunuz huzurlarınızda Bandırma Vapuru’nun tarihi. Gemi 1878 yılında İngiltere’nin Glasgow kentinde Mac. Intyre Paisley – Huston ve Cardett gemi tezgahlarında 21 sıra numarası ile 279 grostonluk yolcu ve yük vapuru olarak inşa edildi. Geminin ilk sahibi “Dussey and Robinson” şirketi gemiyi “Torocaderto” adı altında 5 yıl çalıştırdı.1883 yılında Yunanistan’a satıldıktan sonra “Kymi” adını alarak, geminin Londra’da olan kaydı Pire Limanına alındı. 1890 yılında gemi başka bir Yunan firmasına satıldı, 12 Aralık 1891 tarihinde kaza sonucu battı, aynı yıl içerisinde tekrar yüzdürüldü. Kymi adı ile “İstanbul Rama Derasimo” firmasına satılarak İstanbul limanına kayıt edildi.1894 yılında Pire Limanındaki kayıt o zamanki Deniz Yolları İşletmesi anlamına gelen “İdare-i Mahsusa”ya nakledilmiş ve Türk bayrağı çekilerek, adı “Kymi” den “Panderma” olarak değiştirildi. Marmara Denizi kıyılarında, Tekirdağ, Mürefte, Şarköy, Karabigah, Erdek arasında yük ve yolcu seferleri yaptı. 1910 yılında geminin adı “Panderma”, “Bandırma” olarak değiştirilerek posta vapuru haline getirildi.
Dönelim konumuza. Mustafa Kemal Paşa, yine Şişli’deki evinde yol hazırlıkları ile uğraşıyor, bir yandan da güvendiği arkadaşları ile görüşmelerini sürdürüyordu. I. Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı Ordusu ağır hasar almıştı. Mevcut ve onarıma muhtaç olan gemiler de Almanya’ya bakım amaçlı gönderilmişti. O dönemde 41 yaşında olan Bandırma Vapuru, sürekli olarak Marmara Denizi kıyılarında çalışmış, Karadeniz’e pek çıkmamıştı, Karadeniz’ in hırçın dalgalarına dayanma gücü ve direnci az olan bu gemi ancak Marmara’da çalışabiliyordu. Gemi Karadeniz’e pek çıkmamıştı evet ama İsmail Hakkı Kaptan birikim sahibi ve Karadeniz’i çok iyi tanıyan bir kaptandı. 21 yıllık kaptanlık sürecinde 5 yıl bir fiil Karadeniz’de çalışmış, Hindistan ve Uzak Doğu’ya kadar gitmişti.
İsmail Hakkı Kaptan 15 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Paşa tarafından Şişli’deki evine çağrıldı. Beraber gidiş rotasını saptadılar ve Mustafa Kemal ertesi gün öğlen hareket edeceklerini bildirdi. Yol boyunca gemi mümkün olduğu kadar kıyıya yakın bir rota izleyecekti. Burada amaç düşman savaş gemilerinin muhtemel saldırılarından korunup en hızlı yoldan karaya ulaşmaktı. Yolculuk Samsun’da noktalanacaktı. Muhtemel bir tehlike anında Sinop’a çıkabilirlerdi. Bundan sonra her şey gelişmelere bağlıydı.
Geminin Samsun’a hareketinden birkaç gün önce Mustafa Kemal Paşa, yakın arkadaşı Rauf Bey’den işgal kuvvetleri tarafından Bandırma Vapuru’nun seyahatine izin verilmeyeceği ya da tam Karadeniz sularına girdiği sıralarda batırılacağı konusunda istihbarat aldı. Hem bu haber hem de Galata ve Sirkeci rıhtımlarının işgalci kuvvetlerin kontrolü altında olması sebebiyle fikrini değiştirdi, Zübeyde ve Makbule Hanım’a veda etti. Beşiktaş Vapur İskelesi’ne giderek Bandırma Vapuru’na geçtiler. Vapur, Mustafa Kemal ve 18 askerle beraber 16 Mayıs 1919 tarihinde İstanbul’dan Samsun’a doğru yola çıktı. Mustafa Kemal’in ileri görüşlülüğü sayesinde Bandırma Vapuru İngiliz işgal kuvvetlerine yakalanmaktan kurtuldu.
Bandırma Vapuru 18 Mayıs 1919 günü Saat 12 civarı Sinop Limanı’na girdi. Gemide konuk olarak bulunan Sinop Mutasarrıfı (Valisi) Mazhar Tevfik Bey bir sandalla karaya çıkarken, Mustafa Kemal Paşa bir ara arkadaşları ile birlikte Sinop’a çıkıp oradan da kara yolu ile Samsun’a gitmeyi düşündü. Böylece takip eden savaş gemisinden kurtulmuş olacaklardı. Fakat kara yolcuğunun yol şartları nedeniyle deniz yolculuğundan daha çetin olacağı anlaşılınca bu fikirden vazgeçilerek vapurla yolculuğa devam kararı alındı.
Bandırma Vapuru 19 Mayıs 1919 Pazartesi günü sabah 08:15’de Samsun’a demir atarken, İsmail Hakkı Kaptan yaşamının en mutlu anını tadıyordu. Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları Fransızlar’dan kalma Dil (Reji) İskelesi’nden karaya ayak bastılar.
İlginizi Çekebilir : Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun Görevi (2)
İçerik hizmetlerimiz için iletişime geç!. Gençliğin gücüyle firmalara değer katma arzusuyla..