Gençlere değer katacak içeriklere Google Haberler'den abone olmak ister misiniz?.Google Haberlere Abone Ol. Gençliğe değer katma arzusuyla..
Medya Kavramına Getirilen Eleştirel Yaklaşım
Sizce televizyon nedir? Basit bir kutu mu ya da sihirli bir kutu mu? Televizyon medya, kitle iletişim aracı olarak bilinir ve kişilere aktarılan her çeşit bilgi medyadan sağlanır. Medya kavramında; sözlü, yazılı, görsel imgeler yer alır. Gazete, dergi, radyo, televizyon gibi çok çeşitli iletişim araçları vardır. Gazete ve televizyon en yaygın olarak kullanılan medya araçlarıdır. Günümüzde gazete satışı git gide azalmaktadır, fakat dijital olarak kullanımda hala popülerliğini sürdürmektedir.
Medyanın; bilgilendirme, eğlendirme, kamuoyu oluşturma gibi işlevleri vardır. Bu sebepler dolayısı ile medyaya her an ihtiyaç duyarız. Hava durumu, siyaset ve ekonomik gelişmeler nelerdir gibi sonsuz birçok olay için medyayı kullanırız. Sürekli gelişmekte olan teknoloji, medyanın toplumsal yaşamdaki faktörünün artması üzerinde oldukça fazla etkiye sahiptir.
Türkiye’de uzun yıllardır medya; siyasetçiler arasında dolaşan, ayakta kalmayı başaran fakat çok eleştiriye maruz kalan bir faktördür. Gazeteciler var olan bu siyasi ve ekonomik baskı ortamında son derece kırılgan durumda ve güvencesiz koşullarda çalışmaktadırlar. Küçük bir araştırma yaptıktan sonra şu sonuçla karşı karşıya kalmaktayız; çok sayıda gazeteci baskılar nedeniyle işten atılmış ya da istifaya zorlanmıştır.
Özetlemek gerekirse; medya, gazete, televizyon, radyo siyasetle iç içedir. Medya temelde siyasete bağlıdır. Ondan aldığı emirleri; televizyon, radyo vs. iletişim araçları ile topluma aşılar. Gazeteler her ne kadar tarafsız yazsalar da temelde devlete ve siyasete bağlıdır. Birçok farklı gazete farklı siyasetçileri savunur ve yazılarında o siyasetçilerin görüşlerini aşılar. Bu aygıtlar devletin üniformasız aygıtlarıdır. Yani zora başvurmadan rıza yöntemiyle insanları manipüle eder ve onlara ne değil, neyi nasıl düşünmeleri gerektiğini dahi alt başlık içinde söyler.
Televizyon
Televizyon nedir okuduysak televizyon tarihine birlikte göz atalım.. O salonlarımızda bulunan kocaman siyah dev ekran diyerek başlayacağım cümlede bir tezatlığa düşüyorum. Sadece salonlarımızda değil ki… Misafir odası, mutfak, çocuk odası, hatta yatak odasında bile… Misafirliğe gittiğimizde ilk gözümüze televizyonun boyutu takılıyor. Acaba kaç ekran? Neden buna bu kadar takılıyoruz ki? O ekran siyahken pek umurumuzda olmuyor belki de hiç aklımıza gelmiyor, takii biri o ekranı açıncaya kadar. Dünya duruyor biranda, herkes sus pus onu izliyor.
Televizyonda gördüklerimiz yalan mı, doğru mu diye bir sorgulamaya giriyoruz. Televizyonun işleyişinin değiştirildiğinde dünyamızın değişeceğine inananlardanım. Peki, televizyonun dünyamızdaki yeri nedir? Televizyon ilk hayatımıza girdiğinde ne de büyük icattı. Kim bilir kimler için ne hayallerdi? Ülkemizde toplum hayatına 60lı yıllarda girmiş olan televizyon, bir süreç içinde yayın hayatına girmesiyle, en etkin ve yaygın kitle iletişim aracı haline dönüşmüştür.
Günümüzde televizyon artık, sadece kültür düzeyi düşük insanlar için serbest zamanı değerlendirme aracı olmaktan çıkmış bulunmakta. Tüm topluma yayılmış izleyici kitlelerinin serbest zaman faaliyeti haline bürünmüştür. İlk başlarda insan hayatını çok kolaylaştıran bu teknoloji son yüz yılda çok hızlı bir değişim geçirdi. Televizyon reklamlarının cazibesi, baş döndürücü görüntü ve ses efektleri ile bilinçaltını etkisi altına almakta.
Televizyon boş zamanlarımızı değerlendirme biçimimizden, düşünme biçimine kadar hayatımızın her yönü üzerine etki etmiş bir yapıttır. Birçoğu için televizyonsuz bir yaşam düşünmek nerdeyse imkânsız bir hale gelmiştir. Televizyon birçok insan için günlük hayatın önemli bir parçası haline gelirken, birçok insanında günlük hayatının akışını düzenlediğini gözlemlemekteyiz.
Televizyon birey ve toplumu yönlendirmekte, hatta gruplar arasındaki farklılıkları ortadan kaldırmakta. Hızla yaygınlaşan televizyon günümüzde, neredeyse her evin telefon ile birlikte vazgeçemediği bir kullanım aracı olmuş durumda. Toplumun hayatlarında önemli bir yer işgal eden televizyonun vazgeçilmezler arasına eklenmeye başlaması da bir zemin hazırlama durumu mudur?
Televizyon Tarafsız mı?
İnsan ne kadar tarafsız olabilirse, televizyonda o kadar tarafsız olur. İnsanın salt nesnelliği imkânsız olduğu için, insanın yönlendirdiği televizyonun nesnelliği de imkânsızdır. Birçok kişi tarafından televizyonun, dünyaya açılan kapı olarak tarafsız ve yalansız bir işleve sahip olduğu düşünülüyor. Kameralar salt bir alet olarak yalan söylemez ama kamerayı kullanan bir insandır.
Televizyon İzleyiciliği artık Yalnızca bir Pratiktir
Günümüzde popülerliği devam eden televizyon hayatımızda önemli bir yere sahipken bunun altında yatan en önemli neden televizyonun hem görsel hem de işitsel olmasıdır.Televizyon ve izleyici arasındaki etkileşim incelendiğinde programların içerdiği mesajlar ve ana format özellikleri ile karşı karşıya kalırız.Çok kullanılan ama bazen de hiç kullanılmayan, pandemi döneminde tek seçenekmiş gibi bağlanılan bir yapıt ile karşı karşıyayız. Amaç, iç ve dış iletişim kanallarını kapatarak, tek bir forma odaklanmak ve o duruma bürünmek.
Reklam, kampanya, kamuoyu, pazarlama…
Bu sözcükleri isteyerek ya da istemeyerek biz kendi hayatımıza dâhil etmiş bulunmaktayız. Bu etkinin olumlu tarafı hayranlık uyandırırken, olumsuz yönü ise yavaş yavaş içine çekiyor. Medyanın etkisiyle düşüncesiz bir dünya anlayışı benimsetilmekte. Televizyon farkında olmadan düşünce yapılarımızı şekillendirir, istediği gibi uyarlar durumda.
Televizyon Görüntüsü
McLuhan için televizyon görüntüsü, yassı ve sığ, bir heykelin etkisine benzer üçüncü boyut yanılsamasını oluşturma kabiliyetine sahip iki boyutlu bir mozaiktir.
Trend – Reyting
Televizyon doğası gereği hem bir teknoloji hem de o teknolojiyi kullanan araçtır. Günümüz teknolojisinin dünyaya sağladığı en önemli ve devrim niteliğindeki buluş internettir. İnternet sayesinde bilgi, tüm dünya üzerinde çok kısa sürede yayılabilmektedir. Geleneksel medyanın en güçlü öğelerinden biri olan televizyonun, internetin varlığından etkilenir hale gelmesi rekabet etmek yerine ortak platformlar arayışına girmelerine neden olmuştur. Şu anda Sosyal Medya’nın kendine has trendleriyle, TV reytingleri arasında ciddi bir benzeşme görünmüyor.
Günümüzde televizyon yayıncılığı hızlı bir şekilde sayısallaşmaya başlamıştır ve dünyadaki analog televizyon yayınlarının yerini sayısal yayınlara bırakmaya başlamıştır. Televizyon yayıncılığında sayısal teknolojinin kullanımı, sadece artan kanal sayısı ya da daha kaliteli ses ve görüntü ile sınırlı kalmamaktadır. İzleyicilerin önemli bir kısmı görece pasif bir şekilde sadece izlemeyi tercih etseler de etkileşimli televizyon izleyicilerine internete bağlanma, gibi birçok olanak sunmaktadır. Analog işaretlerin sayısala dönüştürülmesi, örnekleme, basamaklama ve kodlama olmak üzere üç aşamada yapılır.
Bu içeriğimde sizlere televizyon nedir ve televizyonun eleştirisini yaptım. İyi okumalar..
İlginizi Çekebilir: Geçmişten Bugüne Televizyon Tarihi
İçerik hizmetlerimiz için iletişime geç!. Gençliğin gücüyle firmalara değer katma arzusuyla..